Herkese selamlar. Bazen uygulamaya koyduğum tasarruf önlemleri konusunda hem yakın çevremden hem de okurlar tarafından yoğun eleştiriler alıyorum. En çok duyduklarım: “Öleceksin harca, sen yemezsen başkası yer, bu kadar biriktirip…
Kategori: <span>Hisse Senedi Yatırımı</span>
Herkese selamlar. Uzun vadeli temettüsü büyüyen hisse yatırımcısı olarak sürdürülebilir büyüme oranına çok önem veriyorum ve arada bir mutlaka portföyüme uyguluyorum.
Sürdürülebilir büyüme oranının ne olduğunu daha önceki bir yazıda ayrıntılı olarak anlatmıştım fakat kısaca özetlemek gerekirse: Şirketin borç almadan hangi hızda büyüyebileceğini öngören, bunun için de özsermaye kârlılık oranı ve nakit temettü dağıtma oranını kullanan bir formülü var.
SBO: Özsermaye Kârlılık Oranı * (1-Nakit Temettü Dağıtma Oranı)
Bu arada daha önce bu oranla karşılaşmamış olanların mutlaka iki dakika ayırıp temelini öğrenmesini tavsiye ederim.
Al-sat’tan para kazanmayı düşünmeyen (düşünmeyen değil de beceremeyen diyelim), sürekli olarak doğru piyasa zamanlaması yapmanın imkansız olduğunu düşünen biri olarak şirketlerin sürekli büyümelerinden ve kâr artışından faydalanmak istiyorum.
Bu yüzden de benim için bu oran çok daha önemli hale geliyor.
Şimdi arada yaptığım gibi sürdürülebilir büyüme oranı ile hisse senetlerimi değerlendirip, durumlarına bakacağım. Siz de böylece kendi portföyünüzdeki hisselere uygulayabilirsiniz.
Hadi başlayalım.

Herkese selamlar.
Temettüsü büyüyen hisse yatırımcısı olarak en büyük zevkim hisselerden temettü almak ve onların her yıl enflasyonun üzerinde büyüdüğünü görebilmek.
Böylece onlarla önce fatura gibi basit yaşam giderlerimi, daha sonra da umarım tüm giderlerimi karşılayabileceğim.
Tabii temettü emekliliğinde yolumuz uzun ve kendimize bu yolda küçük küçük motivasyon kaynakları oluşturmalıyız. Çünkü başımıza bu yolda pişmiş tavuğun başına gelmeyen şeyler geliyor. İnsanın hevesi çok çabuk kaybolabiliyor.
Üstelik ufak ufak biriktirdiğimiz için dişe dokunur bir temettü elde etmemiz seneler sürebiliyor.
Benim için en büyük motivasyon kaynaklarından biri de faturalarımı temettülerle ödeyebilme düşüncesi. Düşünsenize; siz sadece tasarruf ediyorsunuz, iyi şirketlerin küçük küçük parçalarına ortak oluyorsunuz. Onlar da sizin için her yıl çalışıyor ve para kazanıyor. Sonra da faturalarınızı ödüyor.
Bize de sadece tasarruf edip yatırım yaparak ömür boyu fatura parasını düşünmekten kurtulmak kalıyor.

Herkese selamlar. HEKTS bir yıllık aradan sonra 2019 yılında tekrar temettü vermeye başlayacak. Portföyümün bel kemiğini oluşturduğundan dolayı temettü gelirime de büyük bir etkisi olacak. Daha somut olarak anlatmam gerekirse 650 TL’lik ek temettü geliri bana 4,5 günlük ek özgürlük kazandıracak.
2019 Hedeflerimden biri olan 1.600 TL temettü geliri elde etme hedefimi de daha şimdiden geçerek 2.000 TL’yi aşmama sebep olacak.
Normalde HEKTS hakkında, yıllık bilanço ve faaliyet raporu yayınlandıktan sonra bir yazı yazıyorum. Bu sene de hakkımı temettü açıklamasından sonra kullanmak istedim.
Önce geçmiş temettülerinden başlayıp niye temettüyü kestiğini tespit etmeye çalışacağım. Daha sonra da 2019 temettüsüne bakıp bir kaç şey karalayacağım.
Hadi başlayalım.

Herkese selamlar.
Bu aralar davranışsal finansa takmış durumdayım. Az zamanda önüme ne gelirse okumaya çalışıyorum. Şuanki ilgi alanım ise önyargılarımız.
Yatırım yaparken hepimizin farkettiği bir nokta var. Aslında iyi şirketleri belirlemek çok da zor değil. Zor olan on bin yıllık güdülerine hakim olarak onlara gerektiği kadar tutunabilmek. Zor mu? Çok zor.
İnsanın kendi ile savaşması gerekiyor. Ve bu savaş ne kadar bilinçli olarak yapılırsa istenen sonuçlara ulaşmak da o kadar kolay oluyor.
İçine girince farkettim ki meğer ne önyargılarım, ne arızalarım varmış da haberim yokmuş.
İlk inceleyeceğim ise Türkçe’ye “Çıpalama Önyargısı” olarak çevrilen “Anchoring Bias”.
Şimdi bu biricik önyargımızın tanımını verelim ve bizi nasıl etkiliyor ona bakalım.
