Temettü emekliliği için başladığım hisse senedi koleksiyonculuğunda tam 22 ayı geride bıraktım. Etraftaki korkuya ve şüpheye rağmen finansal özgürlüğümü kazanmak için portföyü genişletmeye devam ediyorum.
Kalenin duvarlarını örmek için yavaş yavaş taşları üst üste koyuyorum. Bütün finansal tahminleri bir kenara bırakarak şirketlerin ne kadar ettiğine odaklanmaya çalışıyorum. Üçgen aşağı mı kıracak yukarı mı kıracak umrumda değil. Şirket güçlüyse, yetenekli yöneticiler tarafından yönetiliyorsa, kazanıyor ve karını arttırıyorsa, pazarda güçlüyse elbette hissenin fiyatı er geç işletme performansına yetişecektir. Daha düşük fiyatlar benim için sadece ortaklığımı genişletme fırsatı için zaman kazandırır.
Yani kısaca “tahmin geleceği söylemekten çok tahmini yapan hakkında bilgi verir.”
Kasım ayına gelirsek… 3. çeyrek bilançoların yayınlanması benim için bir festival gibiydi. Takip ettiğim ve portföyümdeki şirketlerin tüm raporlarını okudum. Size de okumanızı öneririm.
Lafı fazla uzatmadan önce geleceğe kayıt olması açısından genel piyasa durumunu vereceğim. Daha sonra portföyüm hakkında bilgi verip temettü durumumu ölçüp biçeceğim.
Bakalım finansal özgürlük yolunda neredeyim?
Hadi başlayalım.
